26 Aralık 2010 Pazar


  • Uzmanların değerlendirmelerine göre, bazı sürücülerin ''lastik havalarını düşük tutarsak araç hem daha iyi tutunur hem de daha konforlu olur'' düşüncesi yanlış. Lastik havalarının aracın fabrika değerinin altında olmaması gerekiyor.
  • Hatta yüke ve yolcu sayısına göre lastiklerin havasının artırılması,yakıt sarfiyatının azaltılması ile hız açısından aracın performansını olumlu etkiliyor. Çünkü hava basıncı düşük lastiğin tabanı yere yayılarak daha iyi tutunma sağlamıyor. Doğru olmayan lastik havası otomobilin yol tutuşunu da aynı şekilde bozuyor.
  • Düşük havası olan lastiklerin tabanının ortası yukarı kalkar ve yolla teması kesilir. Havası düşük lastiklerin yalnız omuz kısımları yere basar. lastik hava basıncı düşükken, kayma hareketleri çok daha düşük hızlarda başlar fren mesafesi uzar, direksiyon hareketlerine daha geç cevap alınır.
     
  • ''Yağışta havası indirilmiş lastik daha az kayar'' inancı da doğru değil. Çünkü, hava basıncı düşük lastikte su boşaltma kanalları kapanır. Böylece yağmur suyunu çok daha az boşaltır. Su üzerine çıkma ve su yastığı üzerinde kayma çok daha düşük hızlarda başlar.

    •    Otomobil kullananların ''ani frenlerde önce frene basıp durmaya yakın debriyaja basarsak motor kompresyonundan faydalanıp daha kısa mesafede durulur'' bilgisi de doğru değil. Çünkü, en iyi yavaşlama frenle debriyaja aynı anda basılarak yapılır. Böylece frenleme esnasında otomobilin motoru devre dışı bırakılır böylece motorun aracı ileri götürme kuvveti ortadan kaldırılır.

    •  ''Antiblokaj Fren Sistemi (ABS) otomobili, mekanik frene göre çok daha kısa mesafede durdurur'' bilgisi de yanlış. Çünkü, ABS aracın tekerleklerinin kızaklamasını engeller ve fren sırasında aracın  manevra yapılabilmesini olanak sağlar. ABS, aracın daha güvenli biçimde frenleme yapılmasına yardımcı olur.

11 Kasım 2010 Perşembe

25 Ekim 2010 Pazartesi


Bu yıl toplam 120 bin metrekare alana yayılacak fuara, aralarında Porsche, Ferrari, Maserati, Bentley, Citroen, Subaru, Infiniti, BMW, Land Rover, Aston Martin, Mini, Chevrolet, Kia, Lambroghini, Seat, Audi, Geely, Volkswagen, Ford, Opel, Honda, Hyundai, Renault, Dacia, Mazda, Mercedes-Smart, Chery, Nissan, Jaguar, Peugeot, Suzuki, Ssangyong, Mitsubishi, Alfa Romeo, Fiat, Lancia, Lexus, Toyota, Proton, Volvo ve Skoda gibi markaların da yer aldığı 200'ün üzerinde firma katılıyor. 
Bu yıl kadın, yaşlı ve çocuklara yönelik birtakım pilot uygulamaların yapılacağı fuar, 29 Ekim ile 7 Kasım 2010 tarihleri arasında saat 12.00'den 21.00'e kadar ziyaret edilebilecek.

RENAULT STANDINDA ELEKTRİK MOTORLU FLUENCE VE ZOE...

TOFAŞ'IN ELEKTRİKLİ FIAT DOBLO EV'Sİ FUARDA GÖRÜCÜYE ÇIKACAK

FORD 6 YENİ MODELİNİ GÖSTERECEK

PEUGEOT YENİ 508'İ TÜRK TÜKETİCİSİYLE BULUŞTURACAK

Fuarda Maserati GranCabrio, GranTurismo S, Quattroporte S gibi modellerini sergilerken, Lancia da Delta Hard Black, Delta 1.8 200 HP otomatik, Ypsilon 1.3 75 HP multijet otomatik gibi modellerini gösterecek.
Ferrari standında ise Ferrari 599 GTO, Ferrari 458 Italia ve Ferrari California modelleri yer alacak.

24 Eylül 2010 Cuma

Motorin yerine benzin konulursa durum ne kadar kötü?
Eğer söz konusu motorlar common-rail veya pompa-meme enjeksiyonluysa durum bayağı kötü demektir. Çünkü çok az miktarda benzin bile enjeksiyon pompasının yağlama tabakasına hasar verebiliyor. Yeni nesil dizel motora sahip bir otomobile benzin konulduğunda en kötü senaryo motorun tamamen hasar görmesidir. Böyle bir durum ile karşılaşmamak için yanlış yakıtın depodan hemen boşaltılıp yakıt sisteminin tamamının temizlenmesi gerekiyor. Örneğin Golf I veya Golf II gibi eski nesil dizel motorlara sahip araçlar ise yaklaşık yüzde 30'a kadar benzin tolare edebiliyor.

Benzin yerine Motorin konulursa ne yapılmalı?
Benzinli bir motora sahip bir otomobilin yakıt deposuna sadece yüzde 5'lik motorinin karışması bile size pahalıya patlayabilir. Bu hata motorun önemli parçalarına zarar verebileceği gibi katalizatör de ciddi bir hasara uğrayacaktır. Hatayı fark etmediğinizde motor öncelikle sarsıntılı ve düzensiz çalışmaya başlayacaktır. Böyle bir durumda tek çözüm yakıt deposunu boşaltmak ve tüm yakıt sistemini temizlemek olacaktır.
95 Oktan yerine 97 Oktan konulmasının avantajı var mı?
Depoya daha kaliteli olan benzinle doldurmanın motora zarar vermiyeceği genel bir kanı olarak karşımıza çıkıyor. Zarar vermeyeceği kesin olmasına karşın bize sunacağı bir avantaj söz konusu olabilir mi sorusuna uzmanlar kısa ve net cevap veriyor: Yüksek Oktanlı benzin bir taraftan yakıt tüketimini düşürürken diğer taraftan performans artırımım sağlayabilir.

Eurodizel yerine standart dizel
Yeni teknoloji dizel motorlar için tercihin eurodizel olması tavsiye ediliyor. Fiyat açısından Eurodizel biraz daha pahallı olmasına karşın yıllık maddi getirisi olası bir hasar karşısında devede kulak kalacaktır. Aynı zamanda normal dizel yakıtın Eurodizele oranla daha fazla kükürt içermesi enjektör pompasını direkt olarak etkiliyor. Bunun sonucunda turbo ünitesi ve motorda hasar görebilir.

Performans araçlarında kaç oktan kullanılmalı?
Yüksek performans suan bu araç grubunda üreticiler belirli bir oktan seviyesini tavsiye edebiliyor. Genel olarak 97 veya 100 oktan. En çok dikkat edilmesi gereken husus ise üreticilerin bu tavsiyeyi kendi ülkelerindeki yakıt kalitesine göre veriyor olmaları. Benzindeki rafinasyon işleminin ülkemizde farklı sonuçlar doğuruyor olması her zaman yüksek oktanlı yakıtın iyi sonuçlar vereceğini göstermeyebilir. Neticede 95 oktanlı bir yakıtın rafinasyon işlemi 97 veya 100 oktanlı rafinasyondan daha iyi olabileceği ihtimali de var. Rafinasyonu düşük benzinde subaplar vuruntu yapabilir. Vuruntu ise performans kaybını beraberinde getirirken motorda kurumun oluşmasına neden olup katalizatöre hatta elektronik sistemlere zarar verebilir.

Bidonda yakıt ne kadar süre bekletilebilir?
İdeal şartlarda ( bu iş için yapılmış bidonda, en fazla yüzde 90'ı dolu şekilde, yüksek sıcaklıklara maruz bırakmadan) saklanan benzinin ömrü en azından iki yıldır. Eğer söz konusu olan motorinse 6 ay içinde tüketilmesi gerekir. Dikkat isteyen diğer bir detay ise bidonun üstüne yakıtın koyulma tarihi ile yakıtın cinsinin yazılmasıdır.

20 Ağustos 2010 Cuma




Almanya dan ehliyet almak için öncelikle yapılması gereken işlemler
hangi dilde sınava girmek istiyorsanız seçebiliyorsunuz,TÜRKÇE de dahil
mezuniyetin önemi yok,ilkokul mezunlarıda alabiliyor
tüm evraklarınız ve bilgileriniz sürücü kursuna (FAHRSCHULE) değil, polis merkezlerine veriliyor

KURSA KAYIT OLABİLMENİZ İÇİN
FOTOĞRAF
GÖZ RAPORU
TEORİK DERSE GİRDİĞİNİZE DAİR BELGE
4 SAATLİK İLK YARDIM DERSİ
45 DAKİKALIK SÜRÜŞ EĞİTİMİ
almanız gerekiyor, bunların tümü 50 euro.
Bu şartları tamamladıktan sonra polis merkezine gidip evraklarınızı teslim ediyorsunuz. Sizden istenilen bilgiler ise
pasaport
ad soyad
adres ve telefon numarası,
EVETT , KURSA KAYIT GERÇEKLEŞTİ, ŞİMDİ İSE
(45 dakika 1 ders saati)
2 gece sürüşü
2 sabah sürüşü
2 otoban sürüşü
2 park ediş
2 şehir içi sürüşünüde tamamlayıp
1250 - 2000 euro veriyor ve ehliyetinizi alıyorsunuz.
AMA
Türkiyemizde olduğu gibi o kadar basit değil bu sürüşler tek bir kural hatası asla affedilmiyor.
gece sürüşü ders saat ücreti : 45 euro
otoban da sürüş eğitim : 45 euro
gündüz sürüşü ve şehir içi : 33 euro
TÜV (sınavı yapan yer) : 25 euro


eğer kendinize güveniyor ve sürüyorsanız direk sınava girebiliyorsunuz ,bu imkan verilmiş ama dedim ya kurallar katı, tek bir hata affedilmiyor ve herşey yeniden başlıyor.