29 Nisan 2008 Salı

çocuk koltuğu



ÇOCUK VE TRAFİK
Çocuk Koltuğu Kullanımı


ÇOCUKLARIN YERİ ÖZELDİR!
Otomobillerde çocuk koltuklarının kullanılmasının nedeni, araç içinde bulunan bir çocuğun kaza anında oturduğu yerden fırlayıp savrulmasını önlemektir. Eğer bu önlenemezse kaza anında aracın iç yüzeyine şiddetle çarpabilirler. Bunun sonuçlarını tam olarak önceden kestirmek mümkün değilse de en azında ağır şekilde yaralanacaklarını tahmin etmek güç değildir. Bir çocuk koltuğu kullanılması halinde ise özellikle bu yaralanmanın şiddetini azaltmak mümkün olduğu gibi bazı hallerde tümüyle önüne geçmek de mümkündür.

Çocuk koltukları, bebekler için ayrı, yürümeyi yeni öğrenmiş çocuklar için ayrı ve okul çağındaki küçük çocuklar için ayrı olmak üzere üç grup olarak incelenebilir. Bunların kullanım amaçları aynı ise de kendi özelliklerine göre kullanılması gereklidir.

Bütün çocuklar için boy ve kilolarına uygun büyüklükte bir koltuk ya da yükseltici seçilmelidir. Aksi halde emniyet kemeri bağlamak herhangi bir yarar sağlamayacaktır.


6 Nisan 2008 Pazar

tutanak için tıklayınızhttp://www.nethaber.com/Haber/58276/BULUNDURMANIZ-GEREKEN-TUTANAK-DA-BURADA

1 Nisan'dan itibaren 'Allah korusun' bir kaza yaşarsanız, KASKO ile sorununuzu nasıl çözeceksiniz?
Maddi hasarlı trafik kazalarının tespiti ve değerlendirilmesi işlemleri, 1 Nisan'dan itibaren sigorta şirketleri tarafından yerine getirilecek.
Emniyet Genel Müdürlüğü'nün yeni uygulamasıyla birlikte, maddi hasarla sonuçlanan ve tarafların anlaştığı trafik kazalarına trafik zabıtalarının müdahil olmaları uygulamasına son verilecek. Kazaya karışanlar, polisi beklemeden tutanakları kendi aralarında düzenleyecek ve kaza yerinden ayrılabilecek. Bu şekilde bir anlaşma ile olay yerinden ayrılmış olan taraflar, meydana gelen zararın kendilerince doğrudan veya sigortaları tarafından karşılanacağını kabul etmiş sayılacak. Ayrıca, yazılı tespit yapmış olsun veya olmasınlar sonradan yetkililerden kaza tespit tutanağı düzenlenmesini isteyemeyecekler. 1 Nisan'da hayata geçecek uygulama sayesinde kaza yüzünden meydana gelen trafik sıkışıklığı ve vatandaşın saatlerce beklemesinin de önüne geçilmesi hedefleniyor. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Trafik Yönetmeliği çerçevesinde maddi hasarla sonuçlanan trafik kazalarına ilişkin düzenlemeye göre, sürücüler, aralarında düzenledikleri tutanakların bir suretini fotoğraflarla beraber karşı tarafın trafik sigortası poliçesini tanzim eden sigorta şirketine veya kasko poliçesinden tazminat talep edilecekse, aracın kasko sigortası poliçesini tanzim eden sigorta şirketine ulaştıracak. Bu nedenle, mümkün olan durumlarda araçlar kaza yerinden kaldırılmadan önce sürücülerin farklı açılardan araçların fotoğraflarını çekmesi gerekecek. İkiden fazla aracın karıştığı trafik kazalarında birden fazla form kullanılabilecek. Bu durumda, her bir form tüm sürücüler tarafından imzalanacak. İmzalar için formun alt tarafındaki boş alan kullanılabilecek. Kazaya karışan tarafların tamamı tarafından imzalanmayan tutanaklar geçerli kabul edilmeyecek. Tutanak formları kopyalanabilir nitelikte ve en az 2 nüsha olacak şekilde Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliğince Kara Araçları Sorumluluk ile Kara Araçları sigorta branşlarında ruhsat sahibi olan sigorta şirketlerinden toplanan talebe göre bastırılacak. Bu tutanaklar, trafik zabıtasınca düzenlenen Trafik Kaza Tespit Tutanağı hükmünde olacak. Hak sahipleri karşı tarafın Karayolu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (Trafik Sigortası) poliçesini veya kendi araçlarının kasko sigortası poliçesini düzenleyen sigorta şirketine doldurdukları tutanak ve varsa fotoğraflar ile başvuracaklar. Başvurulan sigorta şirketi en geç takip eden iş günü sonuna kadar tutanağı ve varsa fotoğrafları elektronik ortamda Trafik Sigortaları Bilgi Merkezi'ne (TRAMER) iletecek. TRAMER, tutanağı ve varsa fotoğrafları başvuru konusu trafik kazası ile ilgili trafik sigortası şirketleri ile kasko sigortası poliçesini düzenleyen sigorta şirketlerine en geç takip eden iş günü sonuna kadar elektronik ortamda iletecek. Sigorta şirketleri, tutanak ve varsa fotoğrafların TRAMER tarafından gönderilmesini müteakip 3 iş günü içinde kaza krokilerini de dikkate alarak tutanak çerçevesinde yüzde 0, yüzde 50 ve yüzde 100 oranlarına göre sorumluluk değerlendirmesi yapacak. Her bir şirket kendi sorumluluk değerlendirmesi sonucunu elektronik ortamda TRAMER'e iletecek. Sigorta şirketlerinin, değerlendirme sonuçlarına elektronik ortamda gerçek zamanlı ulaşabilmelerini teminen gerekli alt yapı da TRAMER tarafından oluşturulacak. Sigorta şirketlerince kazaya ilişkin varılan mutabakat, bu sürede değerlendirmesini iletmeyen diğer şirketler için de bağlayıcı olacak. İlgili şirketlerden birisi sorumluluk değerlendirmesini TRAMER'e göndermesine rağmen diğer şirketler süresi içinde göndermemişlerse, değerlendirme gönderen şirketin belirlediği sorumluluk oranları esas alınacak. TRAMER, iletilen değerlendirmelerde mutabakata varıldığını tespit ederse, bu çerçevede belirlenen sorumluluk oranlarını ilgili sigorta şirketlerine bildirecek. TRAMER tarafından gönderimi izleyen 3 iş gününde yapılan şirket değerlendirmelerinde farklı sonuçlara ulaşıldığının tespiti halinde, tutanak ve varsa fotoğraflar TRAMER bünyesinde oluşturulan ilgili Tutanak Değerlendirme Komisyonuna sunulacak. Komisyon, tutanağı ve varsa çekilen fotoğrafları inceleyerek sorumluluk oranlarını kesin olarak belirleyecek. Sonuç, TRAMER aracılığıyla elektronik ortamda şirketlere bildirilecek. Sigorta şirketleri, sorumluluk oranlarının iletilmesinin ve gerekli belgelerin tamamlanmasının ardından 8 iş günü içinde tazminatı ödeyecek. TRAMER, hak sahiplerinin tutanak incelemesi başvurularının hangi aşamada olduğunu internet üzerinden öğrenmelerini sağlayacak altyapıyı da kuracak. Tutanak form örnekleri, sigorta şirketlerinden temin edilebileceği gibi ''tramer.org.tr'' ve ''egm.gov.tr'' adreslerinden de bilgisayar ortamına indirilebilecek. Sürücülerin aralarında tutanak düzenleyerek anlaşamayacakları ve trafik ekibi çağırmaları gereken zorunlu durumlar ise şöyle: -Sürücü belgesiz motorlu araç kullanılıyorsa veya yetersiz sürücü belgesi ile motorlu araç kullanılıyorsa -Sürücüde yaş küçüklüğü varsa -Sürücüde alkol veya akıl sağlığı şüphesi varsa -Kazaya karışan araçlardan biri veya daha fazlası kamu kurumlarına ait ise -Kamu kurumlarına ait eşyada zarar meydana gelirse -Trafik Kazasında sadece 3. kişilere ait eşyalara zarar gelirse -Kazaya karışan araçlardan birinin veya birkaçının trafik sigortası yok ise -Trafik kazası ölüm ve/veya yaralanma ile sonuçlanmışsa.

haber:www.nethaber.com

polis çağırmak yok...

1 Nisan'da kaza yapınca polis çağırmak, yok...
VE: 1 Nisan’da başlayacak yeni uygulama ile trafik kazalarındaki kusur oranı da artık değişiyor
Sadece iki kusur oranı oluyor, yüzde 50 ve yüzde 100. Daha açık anlatımla, bugünkü uygulamada trafik polisleri zabıt tutarken kazaya karışan taraflardan birini yüzde 30, diğerini ise yüzde 70 kusurlu bulabiliyordu.
Sigortacılık sektörünü en iyi tanıyan gazetecilerden NOYAN DOĞAN, Hürriyet gazetesinde yazıyor:1 Nisan’dan itibaren maddi hasarlı trafik kazalarında artık trafik polisi bekleme dönemi bitiyor. Maddi hasarlı kaza deyip geçmeyin, trafikte meydana gelen kazaların neredeyse yüzde 90’a yakını bu tür kazalardan oluşuyor. Peki, biz bu uygulamayı neden başlatıyoruz? Hani şu tampon tampona ufacık bir dokundurduğumuzda bile, sigortadan hasarı alabilmek için saatlerce polis bekliyoruz, onun için de trafik sıkışıyor ya; işte bu sıkışıklığı rahatlatmak için. Rahatlar mı? O tarafını zaman gösterecek. Ama gelin isterseniz yeni sistem nasıl işleyecek ona değinelim. Öncelikle şunu belirtelim, yeni uygulamanın odak noktasında sigorta şirketleri ve bu şirketlerin dağıtacakları ’kaza tespit tutanağı’ var. Sistemin yürüyebilmesinin tek yolu da, sürücülerin maddi hasarlı kazalarda medenice birbirleri ile anlaşmaları. Ölümlü ve yaralanmalı trafik kazalarında ise yine polis çağrılacak. Yani bu uygulama sadece ve sadece maddi hasarlı kazalar için geçerli.Sigorta şirketleri kaza tespit tutanaklarını, trafik sigortası poliçesi ile -ki, malumunuz trafiğe çıkan her aracın trafik sigortası yaptırması mecburi- birlikte dağıtacaklar. Böylece tüm araç sahiplerinde bu tutanaklar olacak. Bir kaza sırasında ise taraflar aralarında anlaşma sağlarlarsa, polis beklemeye gerek olmadan araçları yolun kenarına çekecek; her sürücü kendi sigorta şirketinden aldığı bu kaza tespit tutanağını karşılıklı olarak dolduracak. Tutanakların üzerinde kazanın olduğu yer, oluş şekli, kimin kusurlu olduğu yazılacak ve her iki taraf da karşılıklı imzalayacak. Hatta tutanaklarda kazanın oluş şekli resim çizilerek de anlatılacak. Her araç sahibi kendi sigorta şirketine doldurdukları bu kaza tespit tutanaklarını gönderecek. Tabi, burada merak edilen soru, iki taraf da kusurunu kabul etmiyor, dolayısıyla da anlaşamıyorsa ne olacak? Eskiden olduğu gibi yine araçlar yerinden oynatılmadan, polis beklenmeye devam edilecek.
KUSUR ORANI DA DEĞİŞİYOR
Bu arada şunu da belirteyim, 1 Nisan’da başlayacak yeni uygulama ile trafik kazalarındaki kusur oranı da artık değişiyor; sadece iki kusur oranı oluyor, yüzde 50 ve yüzde 100. Daha açık anlatımla, bugünkü uygulamada trafik polisleri zabıt tutarken kazaya karışan taraflardan birini yüzde 30, diğerini ise yüzde 70 kusurlu bulabiliyordu. Yani, mevcut uygulamada kusur oranı sıfırdan, 100’e kadardı. Oysaki yeni uygulamada, iki kusur oranı olacak; yüzde 100 ya da yüzde 50. Hiç kusurunuz yoksa, ona zaten diyecek bir şey yok. Şimdi gelelim en önemli konuya... Hasarın nasıl tespit edileceğine. 1 Nisan’da başlayacak yeni sistem için sigorta şirketlerine de Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği tarafından birer ’Kaza Kroki Kitapçığı’ dağıtıldı. Bu kitapçıklar da Emniyet Genel Müdürlüğü’nün yardımları ile hazırlandı. Kaza kroki kitapçığında; tam 39 çeşit kaza profili belirlenmiş durumda. Mesela, bir kavşaktan dönerken, ana yoldan gelen bir araca önden çarpıldığında, kim kusurludur ve kusur oranı nedir; kitapçıkta gösteriliyor. İşte sigorta şirketleri, sürücülerin gönderdikleri kaza tespit tutanaklarından kazanın oluş şekline bakacaklar, ardından da ellerindeki kaza kroki kitapçığından, kazada sorumluluğun kimde olduğunu ve kusur oranını tespit edecekler; ona göre de hasarı belirleyip, ödeyecekler.
HANGİ DURUMLARDA POLİS ÇAĞRILACAK
Eğer kazanın oluş şekli net değilse veya sigorta şirketi sürücünün yolladığı tutanaktan bir sonuca varamıyorsa, sürücülere sorabilecek. Önemli bir noktanın daha altını çizelim... Yeni uygulamada kazaya karışanlar için de, sigorta şirketleri için de mahkeme yolu açık. Yani, kazaya karışan taraflardan biri, doldurduğu ve imzaladığı kaza tutanağına itiraz ederse, konu hukuka yansıyacak.Peki, hangi durumlarda polis çağrılması gerekecek? Evet, taraflar arasında anlaşma sağlanmaması durumunda polis beklenecek ama asıl; araçlardan birinin trafik sigortası olmaması, sürücülerden birinin ehliyetinin bulunmaması, taraflardan birinin alkollü olması ve kamu aracına çarpılması durumlarında kesin kes polis çağrılacak.İşte 1 Nisan’da başlayacak ve trafikte maddi hasarlı kazalarda polis bekleme dönemini bitiren uygulama böyle. Yürür mü? Açıkçası, bu çeşit ufak kazaların büyük bir çoğunluğunun ’önce ben geçeceğim’, ’yok ben geçeceğim’ inadından olduğunu düşünürsek, artık yorumu size bırakıyorum.
haber:www.nethaber.com

3 Nisan 2008 Perşembe








Şu araçların yer çizgilerine ne kadar uyumlu şekilde düzgün durduklarına dikkatinizi çekmek istiyorum,bizim ülkemizde bunu görmek oldukça zor demek isterim ama maalesef imkansız...